“Sen iki canlısın, çok ye”, “Aman çay kahve içme”, “Hamileyken cinsel ilişki olmaz”… Her ne kadar iyi niyetli olsa da bu ve benzeri sözler anne adaylarına hamilelik sürecinde toplum tarafından yüklenen, doğru sanılan yanlış bilgiler.
Ne yazık ki yaygın olarak karşılaşılan bu iddialar anne adaylarında gereksiz kaygı ve endişelere yol açarken bebekler için de potansiyel riskler oluşturabiliyor. Günümüzde hem dijital ortamdan hem de çevrelerinden duydukları yanlış önerilere göre hareket eden anne adaylarının, uzman tavsiyelerinden uzaklaşarak sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kaldığının altını çizen Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Fatih Aktoz, “Hamilelik boyunca anne adaylarının kafasını karıştıran pek çok soru var. Örneğin; vajinal muayenenin riskli olduğu söyleniyor, ancak bu doğru değil. Vajinal muayene hem rahim boyutunu, rahim ağzının durumunu ve diğer organların sağlığını değerlendirmeyi sağlar hem de vajinal enfeksiyonların veya diğer komplikasyonların erken teşhis edilmesine yardımcı olur. Doktor önerisi ve yönlendirmesi doğrultusunda yapılmasında sakınca yoktur. Anne adayları hamilelik sürecinde hekimleriyle düzenli iletişimde olmalı ve kulaktan dolma bilgiler yerine hekimden bilgi almalıdır”diyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Fatih Aktoz, hamilelik dönemine dair doğru bilinen yanlışları sıraladı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Hamilelik belirtileri her kadında aynıdır. YANLIŞ!
DOĞRUSU: Her kadın hamilelik sürecini farklı yaşıyor. Bazı kadınlar hamilelikte tipik belirtiler olan sabah bulantısı, meme hassasiyeti ve yorgunluk yaşarken diğerleri bu belirtileri hafif yaşıyor veya hiç yaşamıyor. Belirtiler kişiden kişiye ve hamilelik dönemine göre değiştiği için bireysel deneyimlere dayanarak genellemelerden kaçınmak gerekiyor.
Görünüşe bakarak cinsiyet tahmin edilebilir. YANLIŞ!
DOĞRUSU: Toplumumuzda anne adaylarının geçirdikleri fiziksel değişimlere dayanarak bebeğin cinsiyetini tahmin etme eğiliminin bulunduğuna değinen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Fatih Aktoz şunları söylüyor: “Halk arasında yaygın bir alışkanlık olsa da bilimsel olmadığı için bu yöntemi ciddiye almamak gerekir. Göbek şekli, bulantı şiddeti, anne adayının cilt durumu gibi belirtiler ve hamilelik sürecinde yaşanan her türlü fiziksel değişim, bebeğin sağlığı ve gelişimiyle ilgili olsa da cinsiyete dair bir yanıt vermez. Bebeğin cinsiyeti ancak ultrason veya genetik testler gibi bilimsel olarak doğrulanmış tetkikler sonucu öğrenilebilir.”
Hamilelikte cinsel ilişki zararlıdır. YANLIŞ!
DOĞRUSU: Hamilelikte cinsel ilişki normal şartlarda güvenli kabul ediliyor ve bebeğe zarar vermiyor. Bebek rahim içindeki sıvı ve rahim kasları tarafından iyi bir şekilde korunduğu için cinsel ilişki hamileliğin normal seyrine zarar vermiyor. Ancak düşük riski ya da plasenta previa (bebeğin eşinin önde olması) gibi bazı istisnai durumlarda hekimin tavsiyesine kulak vermek ve anne adayının sağlık durumuna uygun hareket etmek gerekiyor.
Bu dönemde cinsel istek yok olur. YANLIŞ!
DOĞRUSU: Hamilelik sürecinde cinsel istek seviyesi kişiden kişiye değişse de yok olmuyor. Bazı kadınlar hamilelikleri boyunca artan hormon seviyeleri nedeniyle daha fazla cinsel istek duyarken, bazılarının ise fiziksel değişiklikler veya diğer faktörlerden dolayı cinsel isteği azalıyor. Bu durum, her kadının bireysel deneyimlerine ve fiziksel rahatlığına bağlı olarak değişiyor. Ancak bu süreçte cinsel isteği desteklemenin ve sağlıklı bir cinsel yaşam sürdürmenin yolu partnerler arasında açık ve anlayışlı iletişimden geçiyor.
Egzersiz yapılmamalıdır. YANLIŞ!
DOĞRUSU: Hamilelik sürecinde düzenli hafif egzersizin anne adayının genel sağlığı için faydalı olduğu biliniyor. Özellikle yürüyüş, yüzme, yoga veya hamilelik egzersiz programları gibi düşük etkili aktiviteler kasları güçlendiriyor, esnekliği artırıyor ve bağışıklığı yükseltiyor. Bu tür egzersizler, kan dolaşımını iyileştirerek ve ruh halini dengeleyerek hamilelik sürecini daha rahat geçirmeye yardımcı oluyor. Ancak her kadının sağlık durumu farklı olduğundan, egzersiz programını doktor gözetiminde uygulamak; riskli sporlardan kaçınmak ve herhangi bir sorun veya rahatsızlık hissi durumunda doktora danışmak gerekiyor.
Yüzmek tehlikelidir. YANLIŞ!
DOĞRUSU: Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Fatih Aktoz, “Deniz veya havuz suyu, hamilelik sırasında cildin serinlemesine ve rahatlamasına yardımcı olabilir. Ancak aşırı sıcak suya maruz kalmaktan kaçınmak ve güneşin zararlı UV ışınlarından korunmak için güneş kremi kullanmak gibi bazı önlemler alınmalıdır. Yüzme havuzlarının hijyenik olduğundan emin olunmalıdır. Havuzlarda kullanılan klor, doğru miktarda kullanıldığında zararlı değildir. Ancak havuzdan çıktıktan sonra kimyasalları ciltten uzaklaştırabilmek adına mutlaka duş alınmalıdır. Sıcak su yerine serin ve ılık su tercih edilmelidir” diyor.
Hamilelikte iki kişilik yemek gerekir. YANLIŞ!
DOĞRUSU: Toplumumuzda anne adaylarını beslemek gibi yaygın bir alışkanlık olsa da “iki kişilik yemek” doğru değil. Aşırı yemek, hem anne ve bebeğin sağlığına zarar verebileceği hem de gereksiz kilo alımına neden olabileceği için porsiyon kontrolüne dikkat etmek gerekiyor. Çünkü anne adayları bu süreçte sadece kendi beslenme ihtiyaçlarını karşılamakla kalmıyor, aynı zamanda bebeğin de sağlıklı bir şekilde gelişimini destekliyor. Kaliteli proteinler, vitaminler ve mineraller açısından zengin besinleri tercih etmek gerekse de sağlıklı ve dengeli beslenmek önem taşıyor.
Balık, çay ve kahve yasaktır. YANLIŞ!
DOĞRUSU: Balık, çay ve kahve tüketimi konusunda kesin yasaklar bulunmasa da dikkatli olmak gerekiyor. Omega-3 yağ asitleri ve protein açısından önemli bir besin kaynağı olan balığı haftada iki-üç porsiyon tüketmek ancak mezgit, levrek, somon ve hamsi gibi cıva düzeyi düşük olan türleri seçmek gerekiyor. Kafein tüketimi risk oluşturabileceği için çay ve kahve gibi kafein içeren içecekler sınırlı tüketilmeli, günde iki-üç fincandan fazla kahve ya da dört-beş çaydan fazla tüketmemeye özen gösterilmeli.
Hamilelikte ilaç kullanılmaz. YANLIŞ!
DOĞRUSU: Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Fatih Aktoz, “Bazı durumlarda anne adayının sağlığını korumak veya tedavi etmek için ilaç tedavisi gerekir. Örneğin, bazı kronik hastalıkların yönetimi veya hamilelik sırasında ortaya çıkan enfeksiyonlar için ilaç kullanımı gerekebilir. Doktor, anne adayının sağlık durumunu değerlendirir, potansiyel riskleri ve faydaları tartar ve en uygun tedavi seçeneğini belirler. Ancak herhangi bir şüphe olduğunda, mutlaka doktora danışılmalı ve kendi başına ilaç kullanımından kaçınılmalıdır” diyor.
Vajinal muayene yapılmaz. YANLIŞ!
DOĞRUSU: Hamilelik sürecinde anne adayının ve bebeğin sağlığını değerlendirmek için önemli bir araç olduğundan dolayı vajinal muayene güvenli yapılabilir. Vajinal muayene hem rahim boyutunu, rahim ağzının durumunu ve diğer organların sağlığını değerlendirmeyi sağlıyor hem de vajinal enfeksiyonların veya diğer komplikasyonların erken teşhis edilmesine yardımcı oluyor. Ancak vajinal muayenenin, doktor önerisi ve yönlendirmesi doğrultusunda ve her zaman steril bir ortamda ve dikkatli bir şekilde yapılması gerekiyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
İlk yorumu siz yazın